Paydaşlarımızı arttırmalıyız

Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, “14 tane firma olarak Türkiye sanayisine çok fazla katma değer sağlıyoruz. Önümüzdeki dönem ekosistem daha da genişleyeceğinden dolayı paydaş sayımızı arttırmalıyız” dedi.

OSD; Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, otomotiv gazetecileri ile online gerçekleştirdiği toplantıda gelecek döneme dair özellikle yapılması gerekenlerin altını çizdi.
14 tane firma olarak Türkiye sanayisine çok fazla katma değer sağladıklarını ve çok önemli işler yaptıklarına dikkat çeken Yenigün, “Ancak önümüzdeki dönemle alakalı, üzerinde çok ciddi olarak durmamız, bugünden halletmemiz gereken konular var. Bunları da tek başımıza OSD üyeleri olarak değil, önümüzdeki dönemi özellikle de tedarik sanayiyle, bütün paydaşlarla birlikte iyi planlamamız, programlamamız gerekiyor. Bugüne kadar hatta paydaş sayısını 3’te, 4’te tutarken, şimdi onu daha da genişletmek gerektiğini düşünüyorum. Çünkü önümüzdeki dönem otonom araçlar, elektrifikasyon vs. ön plana çıkıyor. Bu yüzden paydaş sayılarımız, bugüne kadar çok da irtibatta olmadığımız, gerek devlet kurumları gerekse özel kurumlar noktasında zenginleşiyor. Otomotiv ekosistemi gün geçtikçe büyüyor. Zaten büyük olan ekosistem daha da genişliyor. Bu da üzerinde durmamız gereken önemli bir konu” dedi.3 yılın gerisindeyiz

Üretimden bahis açan Yenigün, “2021 Ocak-Eylül dönemi yüksek olsa da; en yüksek, en verimli dediğimiz üç yılın -2015, 2016, 2017’nin- 2017’sini dikkate alırsak hala üretimde gerideyiz. Tüm motivasyonumuz üretimi bırakın 2017 seviyesine getirmeyi onun da üzerine taşımak. Dokuz aylık üretim 1 milyona yaklaşıyor, 920 bin civarında bir üretim yapmışız. En önemli konularımızdan kapasite kullanımlarında, 2020-2021 mukayesesinde tüm dört segmentte yükseliş olduğunu görüyorsunuz. Ancak yine aynı şeyi söyleyeceğim 2015, 2016, 2017’deki o toplamdaki oranları göremiyoruz. Traktörde çok ciddi bir gelişme var. O trendin devam ettiğini gözlemliyoruz. Ağır ticari vasıtada ise önceki yıllar özellikle emisyon geçişi sonrasındaki dönem kapasite kullanımında oldukça ciddi bir şekilde aşağıda olduğunu görüyoruz. Bu bence memleket için esasında iyi bir durum değil. Bunu da arttırmamız gerekiyor” dedi.Avrupa’nın durumu ihracatımızı etkiliyor

İhracatın adet olarak 670 bin civarında olduğunu ve ihracatın 1,3 milyonun üzerinde olduğu yıllardan gelindiğinin altını çizerek, “Dünyanın, özellikle de Avrupa’nın içinde bulunduğu durum, bizim ihracatımızı doğrudan etkiliyor. Orada işlerin iyi gitmesi, morallerin yüksek olması lazım ki; üretimimizi, ihracatımızı geliştirelim. İhracat bence Türkiye’nin şu an en çok ihtiyacı olan şey. İhracat; cari açığı kapatıyor, döviz girdisini sağlıyor. Burada üretiyorsunuz, vergisini veriyorsunuz, yurtdışına götürüyorsunuz, yurtdışından da döviz alıyorsunuz. Türkiye’nin bu mekanizmayı daha da geliştirmesi lazım. 2021’in dokuz ayında tedarik sanayinin ciddi bir şekilde geliştiğini görüyorsunuz. Oranlar 60’a, 40 gibi olmuş durumda. Geçen sene ile mukayese ettiğinizde 3 puanlık bir değişim var. İyi olan konu; geçmiş yıllarla mukayese ettiğinizde gerek araç sayısında gerek o adetten elde edilen ihracat gelirinde çok ciddi bir artış var. İhracatın sektörel yüzdelerine baktığımızda yine otomotiv sanayiinin yüzde 14 pay aldığını görüyorsunuz son 12 aylık durumda. İlk dokuz ayda oran yüzde 13 civarında ama toplam yıla bakmak lazım. Sanayi olarak önümüzdeki günlerde daha yüksek ihracat rakamlarına ulaşacağız. Onun getirdiği bir artı olacak. Dolayısıyla biz yine yüzde 14’teyiz diyoruz.”AB en önemli pazarımız

AB’nin, en önemli pazarımız olduğuna dikkat çeken Yenigün, “2021 yılının ilk sekiz ayında AB pazarında 6,8 milyon adet civarında bir otomobil ve 1,17 milyon adet ticari araç pazarı var, fena rakamlar değil. Sadece otomobile baktığınız zaman Avrupa ülkelerinin her birinde geçen yıla göre artış var. Avrupa’daki beş büyük pazara baktığımızda da bunu görüyoruz. Avrupa’da işlerin daha iyi gideceği bir dönemi de bekliyoruz ki bizim de üretimimiz, ihracatımız artsın. Şimdi hep refere ettiğim, 2017 tablosunda gerek üretim gerekse ihracatta rekor kırığımız yıllar vardı. Burada 1,7 milyonluk üretim ve 1,33 milyonluk ihracat. Bunlar mükemmel rakamlar. Aynı dönem pazar da 1 milyon civarındaydı. Buradan elde ettiğimiz rakamları görüyorsunuz, dolar olarak bakarsak 29,1 milyar dolar. Bir sonraki yıl daha düşük rakamlar yapmamıza karşın ihracatımızın ne kadar yükseldiğini görüyorsunuz. Bu sizinle paylaştığım o kilogram başına ihracat grafiğinin yükselmesi sayesinde oldu. Buradan gelmek istediğim konu şu; eğer biz o 2020, 2021 ya da 2022’de bu 2017’deki adetlere ulaşırsak, daha yüksek oranda bir artış ile ciddi bir ihracat değeri göreceğiz. Bu da hem ekonomimiz hem de memleket için çok çok olumlu bir gelişme olacak. Bu da esasında bir miktar pandemiye, bir miktar da bizim kendi iç koşullarımıza bağlı.” şeklinde konuştu.Türkiye yatırım alacak

Türkiye’nin otomotiv sanayinde gelişeceği konusunda çok olumlu bir görüşe sahip olduğunu belirten Yenigün, Orta ve Doğu Avrupa’da son yıllarda gelişen bir otomotiv ekonomisi olduğunu vurgularken, . “Renault ile Karsan’ın yaptığı gibi, ben de burada Türkiye’ye yeni yatırımın geleceği konusunda çok ümitliyim. Çünkü Türkiye’de bir çok yerde olmayan çok değerli üç tane şey var. Çok yüksek kalibre üretiyoruz. Hatta Avrupa kalitesinin üzerinde kalitede üretiyoruz. Çok esneğiz. Özellikle tedarik sanayiindeki bu sıkıntıları Türkiye’deki firmalar kadar başarılı yöneten ben hiçbir ülke bilmiyorum. Ve de tabii ki çok verimliyiz. Bu üç nedenden dolayı ben Türkiye’nin yatırım alacağını düşünüyorum” diye konuştu.Paramız var

Yenigün, mikroçip üretilmesi ile ilgili TOGG’da olduğu gibi babayiğit arandığı konusuna dair konuşurken, “Babayiğit diye yatırımcıyı kastediliyorsa ben şimdiye kadar Türkiye’de hiçbir zaman yatırımcı eksikliği olduğunu düşünmedim. Türkiye’de yeterince bu iş için elini taşın altına sokmak isteyen sanayici var. Ben paramız olmadığını da düşünmüyorum, paramız da var ama bilgi (know-how) dediğimiz konu orayı sıkıntıya sokuyor. Özetle bizim yatırımcı veya babayiğit aramak dışında esasında bizim bilgi (know-how) aramamız lazım” ifadelerini kullandı.

Diğerleri

Yorumlar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz