ABD–Çin ticaret savaşlarının etkisi, Avrupa ile dengesizleşen ilişkiler, Çin menşeli araçların yükselişi ve yerli üretimin daralmasının Türkiye otomotiv sektörünü kritik bir kavşağa getirdiğine dikkat çeken Selçuk Nazik “Türkiye ya üretim üssü olacak ya da pazar olarak tüketilecek” dedi.
Türkiye otomotiv sektörü, 2020–2022 döneminde düzenli şekilde dış ticaret fazlası verirken, 2023 yılında ilk kez yaklaşık 3 milyar dolarlık dış ticaret açığı oluştu. Bu durum özellikle binek araçlarda ithalatın ciddi oranda artmasından kaynaklandı. Tabloyu değerlendiren LenaCars Genel Müdürü Selçuk Nazik “Binek araç segmentinde dış ticaret açığımız halen çok ciddi boyutta. 2025’e üretim ve ihracatta düşüşle başladık. Bu veriler, yerli üretimi ve teknolojiyi merkezine almayan politikaların sektörü sürdürülebilir kılmadığını gösteriyor” dedi.
Togg ve yerli üretimin rolü kritik
2024’te binek araç ithalatı dramatik şekilde artmasının, Togg gibi yerli girişimlerin ihracat yapamamasının sektöre darbe vurduğuna dikkat çeken Nazik, “Togg’un Almanya ve Fransa gibi pazarlara açılması, sadece marka değil, sektör adına bir sembol olur. Sedan ve crossback üretimlerine hızla geçilmesi hem prestij hem de döviz girdisi sağlar. Son günlerde bazı teşvikler gündeme gelse de yerli otomotiv endüstrimizin daha anlamlı ve kapsayıcı teşvike ihtiyacı var. Yerli üreticilerimizin ise ürün yelpazelerinde katma değerli ve teknolojisi yüksek modellere odaklanması sanayimiz açısından büyük önem teşkil eder hale geldi” ifadelerini kullandı.
Çinliler burada üretime başlamalı
Nazik, “Çin’e karşı çok ciddi bir dış ticaret açığı verir konuma gelmiş durumdayız. 2023 yılında Çinli markaların Türkiye’de satış yapmaya başlaması ile Çin en yüksek cari açık verdiğimiz üçüncü ülke konumuna oturmuş durumda. Eğer Çin Türkiye’de üretim yapmaya başlamaz ve Türkiye’de araç satış hızını bu şekilde artırmaya devam ederse, otomotivde cari açık büyük bir sorun haline gelir” yorumunu yaptı.
Avrupa da Çin de aslında Türkiye’ye muhtaç
“ABD ile Çin arasında oluşan ticaret savaşında, Çin’in üretim konusunda hem ABD pazarına hem de Avrupa’ya satış yapabileceği bir müttefike ihtiyaç duyacaktır.” diyen Nazik, şöyle devam etti: “Bu noktada Türkiye’de üretim yapması Çin açısından önemli. Ancak geldiğimiz noktada hala Manisa’daki fabrika yatırımına resmi olarak başlanmaması diğer taraftan Samsun yatırımı için Çinlilerden ortak arıyoruz gibi açıklamalar endişe veriyor. Çinli markaların mutlaka Türkiye’de üretim yapması şart. Diğer taraftan ABD’nin Avrupa’ya uyguladığı yüksek tarifeler ertelenmeden uygulamaya girseydi, Avrupalı markaların da Türkiye’de üretim yapmasının önü açılabilirdi. Ancak dönüşen otomotiv üretim teknolojileri ve Çin pazarındaki kayıplarını düşündüğümüzde Avrupalı markalar için önümüzdeki süreçte Avrupa’nın Türkiye’ye hiç olmadığı kadar ihtiyaç duyacağı görülmektedir.”