Araç portföyünde sadece elektrikli ve hibrit araçlara yer veren ve fosil yakıtlı araçları portföyüne almayan Biwatt’ın Satış ve Operasyon Müdürü Nazlı Bayraktar, araç kiralama sektörünün teknolojik yenilikler, çevresel sorumluluk ve müşteri talepleri doğrultusunda büyük bir dönüşüm geçireceğine inandıklarını söyledi.
Elektrikli araç kiralama pazarının oyuncularından, sektörde öncü uygulama ve hizmetleriyle dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. 107 yıllık köklü bir geçmişe sahip Tunalar Topluluğu’nun 30 yıldan fazla kurumsal otomotiv sektörü deneyimini, yenilikçi vizyonu ve uzman kadrosu ile birleştiren Biwatt, kısa sürede araç kiralama sektörünün lider oyuncularından biri haline geldi. Araç portföyünde sadece elektrikli ve hibrit araçlara yer veren ve fosil yakıtlı araçları portföyüne almayan Biwatt, dünyanın geleceği, sürdürülebilirlik, ekolojik etki için eşsiz bir kullanıcı deneyimi sunmayı hedefliyor.
Yeni standartlar
Türkiye’de filosu yüzde 100 elektrikli ve hibrit araçlardan oluşan ilk ve tek günlük araç kiralama markası olduklarını söyleyen Bayraktar, “Elektrikli ve hibrit araçlar sayesinde çevre dostu bir geleceğe katkı sağlamak isteyen kullanıcılara, rekabetçi fiyatlarla ekonomik mobilite sunmak üzere yola çıktık. Sahip olduğumuz geniş marka ve model yelpazemizle, çevre dostu araç kiralama hizmetini yaygınlaştırarak müşterilerimize elektrikli sürüşün yenilikçi deneyimini en iyi şekilde sunmak adına çalışıyoruz” dedi.
Geniş bir model yelpazesiyle hizmet verdiklerini ifade eden Nazlı Bayraktar, “İster şehir içinde kısa mesafeler için kompakt modeller, ister uzun yolculuklar için yüksek kapasiteli araçlar arıyor olun, Biwatt’ta her ihtiyaca uygun bir seçenek bulunuyor. B segmentinden kompakt SUV segmentine ve premium markalara kadar birçok alternatifi müşterilerimizin deneyimine sunuyoruz. Hava kirliliğinin azalması gibi çevresel faydaların yanında; düşük işletme ve bakım maliyetleri, yüksek enerji verimliliği, daha sessiz çalışma, yüksek performans, yenilenebilir enerjiye uyum sağlayarak fosil yakıtlara bağımlılığın azalması ve hızlı şarj imkanları gibi birçok avantajı beraberinde getiriyor” diye konuştu.
Şarj altyapısı gelişiyor
Elektrikli araçların, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de giderek artan bir hızla kullanılmaya başlandığını vurgulayan Bayraktar, “Bu da şarj altyapısının her geçen gün gelişmesine ve istasyon sayısının artmasına katkı sağlıyor. Bu alanda yapılan yatırımlarla birlikte özellikle şehir içi ulaşımda elektrikli araçların oldukça büyük avantajlara sahip olduğunu söyleyebiliriz. Çevre dostu ve sürdürülebilir olma, enerji verimliliği, fosil yakıtlara oranla düşük şarj maliyeti, sessiz çalışma, yüksek performans ve hızlı şarj imkanları artık akıllı şehir ve metropoller için büyük bir gereksinim. Biz de bu gereksinimin farkında olarak mobilite kavramına yeni bir bakış açısıyla, dünyanın geleceği, sürdürülebilirlik ve ekolojik etki için eşsiz bir kullanıcı deneyimi sunuyoruz. Bu kapsamda Biwatt markamızın yanı sıra topluluğumuz çatısı altında faaliyet gösteren Wattarya şarj istasyonlarıyla da inovasyon, güven ve toplumsal sorumluluğu temel değerlerimiz haline dönüştürdük. Biwatt ve Wattarya olarak, gelecek nesillere temiz bir çevre bırakma sorumluluğuyla, mobilite devrimine liderlik etmek, müşterilerimize ise temiz, güvenilir ve hızlı enerji çözümleri sunarak çevresel etkiyi en aza indirmeyi hedefliyoruz” dedi.
Otonom geleceğin parlayan yıldızı
Sektörün geleceği hakkında da değerlendirme yapan Bayraktar, “Araç kiralama sektörünün teknolojik yenilikler, çevresel sorumluluk ve müşteri talepleri doğrultusunda büyük bir dönüşüm geçireceğine inanıyoruz. Biwatt olarak değişimi ve yeniliği bugünden görerek, ürün ve hizmet çeşitliliğimizi gelecekteki beklentilere göre şekillendirmeye başladık. Çevresel sürdürülebilirlik daha önemli hale geldikçe, elektrikli araçlar şirketlerin filolarına da entegre edilmeye başlandı. Elektrikli araç kiralama özellikle şehir içi ulaşımda daha ekonomik ve çevre dostu bir seçenek olarak daha çok öne çıkacak. Şarj altyapısı ve elektrikli araçlara özgü sigorta paketleri gibi yenilikler de bu dönüşümün bir parçası olarak karşımıza çıkacak ve kiralama şirketi filolarını daha fazla elektrikli araçlardan oluşturacak. Bunun yanında otonom araçlar sektörde devrim niteliğinde bir yenilik. Üretimi ve kullanımı henüz yaygınlaşmasa da gelecekte müşterilere daha konforlu ve esnek ulaşım imkânı sağlayacak. Paylaşımlı araçlar, blockchain teknolojisi, akıllı sözleşmeler, kişiye özel kiralama deneyimleri, görüntü ve yüz tanıma teknolojisiyle dijital araç teslimatı ve yüksek teknolojili araç içi sistemleri ise birkaç yıl içerisinde işimizin önemli bir parçası ve gündemi olacak” diye konuştu.
